Avrupa uydu teknolojilerinde gelişmiş ülkelerle rekabete hazırlanıyor
Veri ve hizmetlerin günlük hayatta vazgeçilmez hale gelmesiyle uydular afetlerin önlenmesinden savunma mekanizmalarına, dijital ve iletişim sistemlerinin geliştirilmesine kadar çeşitli temel işlemlerde önemli rol oynuyor.
Uydular, iletişimde, navigasyon hizmetlerinde ve bilimsel araştırmalarda ve gök cisimlerinin gözlemlenmesinde ön plana çıkıyor.
Son dönemde günlük yaşamdan, küresel ekonomi ve güvenliğe kadar geniş bir yelpazede uydu kullanımı yaygınlaşıyor.
Uydular, akıllı telefon, internet ve televizyon gibi iletişim sistemleri için gerekli altyapıyı sağlayarak hızlı bilgi ve veri paylaşımına da imkan sunarken, uydu navigasyon sistemleri de otomobiller, gemiler ve uçaklar için konum hizmeti sunarak daha güvenli ve verimli seyahat imkanı veriyor.
Belirli uydu sistemleri ise hava durumu ve iklim değişikliği hakkında bilgi toplamak için kullanılıyor, edinilen veriler fırtına ve diğer doğal afetler konusunda uyarılar yapılmasına ve tarımsal faaliyetlerde ilgili kararların alınmasına olanak sağlıyor.
Ayrıca uydu sistemleri istihbarat, gözetleme ve askeri iletişim gibi güvenlik ve savunma uygulamaları için de hayati bir rol oynuyor.
Avrupa’nın uyduları ana fırlatma aracı konumunda ise Avrupa Uzay Ajansı tarafından geliştirilen Ariane roketleri yer alıyor.
Avrupa Birliği’nin (AB) önemli uydu programları Galileo, Copernicus, Meteosat, Sentinel ve IRIS olarak sıralanıyor.
Galileo, AB’nin küresel uydu navigasyon sistemini ortaya koyuyor. GPS’e rakip olarak geliştirilen Galileo, daha hassas konumlandırma ve zamanlama bilgileri sağlıyor.
AB’nin dünya gözlem programı olan Copernicus da atmosfer, denizler, kara ve buzulları izleyen bir dizi uydudan meydana geliyor. Bu sistemin sağladığı veriler, hava durumu tahmini, afet yönetimi, tarım ve çevre izleme gibi alanlarda kullanılıyor.
Meteosat, AB’nin hava durumu uyduları programını ortaya koyuyor. Program, Avrupa ve Afrika üzerindeki hava durumunu izlemek için kullanılıyor.
AB’nin dünya gözlem uydu programı ise Sentinel olarak adlandırılıyor. Copernicus programının bir parçası olan Sentinel uyduları, Dünya’nın arazi örtüsünü, denizleri ve atmosferi takipte kullanılıyor.
IRIS’IN TOPLAM MALİYETİNİN 6 MİLYAR AVRO OLMASI BEKLENİYOR
AB tarafından 2027’ye kadar konuşlandırılması planlanan çok yörüngeli bir uydu internet sistemi bulunuyor. IRIS adlı sistemin kamu kurumlarının yanı sıra özel kuruluşlara da ticari hizmet sunması amaçlanıyor. Bu platformun ABD’deki Starlink sistemine ve bu alanda sayıları artması beklenen sistemlere rakip olması hedefleniyor.
Toplam maliyetinin 6 milyar avro olması beklenen IRIS’e AB kendi bütçesinden 2027’ye kadar 2,4 milyar avro katkı sağlamayı planlıyor. İlk fırlatışın ise 2025’te yapılması planlıyor.
Avrupa Uzay Ajansı’nın da IRIS’e 685 milyon avro kaynak aktarması bekleniyor.
AB’nin uydu stratejisi ise Avrupa’nın uzaydaki rekabet gücünü ve özerkliğini korumayı, bilimsel keşifleri ve yeniliği teşvik etmeyi, uydu sistemleri ve hizmetleri aracılığıyla vatandaşların günlük yaşamını kolaylaştırmayı ve Avrupa’nın güvenlik ve savunma çıkarlarını korumayı amaçlıyor.
Ayrıca, güçlü ve sürdürülebilir bir uzay ekonomisi geliştirmek, Avrupa’nın uzay araştırmaları ve teknolojilerindeki liderliğini korumak, uzay sistemleri ve hizmetleri için küresel bir standart oluşturmak ve uzaydaki uluslararası işbirliğini geliştirmek bu alanda temel hedefler olarak sıralanıyor.
AB’den Brexit ile ayrılan İngiltere’de ise çalışmalar uydu sistemlerinin sürdürülebilir olmasına odaklanıyor. İngiltere Uzay Ajansı, uyduların ömrünü uzatmayı ve uydulara uzayda yakıt ikmali yapılmasına yönelik fizibilite çalışmaları yürütüyor.
Çalışmalar kapsamında, gelecekte yapılacak keşiflere olanak tanımak, konum belirleme ve finansal hizmetlerden hava tahminine kadar günlük hizmetlerin sürdürülebilirliğini sağlamak için uzay enkazıyla mücadele hedefleniyor.